Yorum : Yemin - Kimberly Derting

   Burası Ludania, yaşam koşulları zor bir ülke. Toplum, katı sınıflara ayrılmış durumda ve her sınıf kendi dilini konuşmak zorunda.
   En küçük bir sınır ihlali, örneğin üst sınıfa mensup birinin gözlerine bakmak bile, anında idam sebebi.
  On yedi yaşındaki Charlaina, küçüklüğünden beri her sınıfın dilini anlama yeteneğine sahip; ve bu yeteneğini kendini bildi bileli herkesten saklıyor. Kendini özgür hissettiği tek yer, artık birer uyuşturucu pazarına dönmüş yeraltı klüpleri. Buralarda insanlar baskıcı kurallardan sıyrılıp kısa süreliğine de olsa rahat bir nefes alabiliyorlar.
  İşte Charlaina da burada son derece çekici ve gizemli bir gençle tanışıyor, adı Max. Ve Max, daha önce Charlainanın hiç duymadığı bir dilde konuşuyor. Charlaina neredeyse sırrını açık etmek üzere.
  Onu görer görmez çarpılsa da Maxin hangi tarafta olduğundan bir türlü emin olamıyor. Sık sık yinelenen acil durum tatbikatları birden gerçeğe dönüşüp de şiddet ve vahşet ülkede kol gezmeye başladığında Charlainanın yeteneğinin neye hizmet ettiği anlaşılıyor: Ülkesini zalim bir rejimden kurtarmak.
     Zamansız ve mekansız bir üçlemenin ilk kitabı olan Yemin, sınıf gerçekliğini dil üzerinden sembolize ederek katı toplumsal ayrımlara dikkat çekiyor. Karanlık, soğuk ve katı rejimlerin toplumlar üzerindeki baskısını gösterişli ve sürükleyici bir macerayla betimliyor.


Tür : Genç/Yetişkin , Fantastik
Sayfa sayısı :  256
Yayınevi : DEX

                                                   Kitapyurdu | D&R | GittiGidiyor



Yorumum : Yemin , tamamen farklı bir dünyanın kapılarını açıyor bize. Ludania kast sisteminin uygulandığı katı kurallara sahip bir ülke. Her sınıfın kendi dili var ve üst sınıftan biri konuştuğu zaman alt sınıflar kafalarını eğmek zorunda. Üst sınıfın dilini öğrenirsen ölürsün.
  Charlaina ise doğuştan gelen özel yeteneği sayesinde duyduğu tüm dilleri anlıyor ve konuşabiliyor. Fakat yeteneğini saklamak zorunda yoksa başına büyük belalar açacak.
  Bir gece kulübünde Max ile tanışana kadar her şey yolunda gidiyor zaten. Ancak bu kitaptaki yakışıklımızın sakladığı büyük sırlar var. Max düşman mı yoksa dost mu ?
  Ülkenin başı Kraliçe Sabara ise ilk kraliçeden bu yana tahtta. Kraliçelerin bedenlerini birer birer ele geçiriyor ve ülke, 'farklı beden-aynı ruh' altında yıllar boyu yönetiliyor. Bu sefer ise ortada yeni bir kraliçe yok ve Sabara'nın zamanı yavaş yavaş tükeniyor.

  Kitabın başında bir yavaşlık var. Ortam ve düzen anlatılıyor , kısa kısa olaylar oluyor. Neyse ki yazarın enfes anlatımı sayesinde kolaylık geçiyoruz ilk kısımları :) Sonralara doğru ise sırlar birer birer ortaya çıkıyor ve Charlaina için seçim zamanı geliyor. Bir yandan Max'ı düşünürken bir yandan Kraliçe Sabara'nın sonunu merak ediyorsunuz , sonra bir bakıyorsunuz kitap bitivermiş! o.O Nasıl bittiği bile anlaşılmıyor heyecandan :)
  Neyse ki serinin 2. kitabı mevcut. Daha Türkçe edisyonu çıkmadı , ne zaman çıkar onu da bilmiyorum. DEX mikrofon sende :)




Alıntılar : 

'Gözlerimi kapatıp Max'i düşündüm.Bunu ilk yapışım değildi. Ve - o gece bir kez daha - artık kafamı meşgul etmeyi bırakmasını diledim. Ailemden haber beklerken bir de onun ihanetiyle ilgili endişelenmek istemiyordum. 
 Gene de o buradaydı , bir şekilde aklıma girmeyi başarıyordu.'


'Kız kardeşimin elini tutup onu kendime çektim.Sonra ikimizde dizlerimizin üzerine çöktük.Dikkatleri kendi üstümüze daha fazla çekmemeliydik. Hıyanet etmiş gibi görünmek aptallık olurdu.'


'Kaşlarımı çattım. "Burada ne işin var?" diye sordum yanına vardığımda. 
 Kaşlarını belli belirsiz kaldırdı. Hissetmeye hakkım olmayan şeyler hissettiğim için kıpkırmızı kesilmiştim. Fakat beni nasıl etkilediğini görmesine izin veremezdim
 "Seni görmeye geldim," diye cevap verdi , rahat bir tavırla.'


' "Neden bu kadar korkuyorsun?" Bunu o kadar şefkatlice , o kadar nazikçe söylemişti ki Angleşçe konuşmadığını neredeyse fark edemeyecektim. Konuştuğu dil ona cevap verebileceğim ikinci ve son dil olan Parshonca da değildi.
  Bu sesi - bu lehçeyi- daha önce bir kez daha , o gece kulüpte arkadaşları Brooklynn'le konuşurken duymuştum.
  Yasalar bu konuda açık ve netti.
  (...)
  "Dediklerini anlamıyorum." '



  Kitabın güzel,meraklandırıcı ve akıcı olduğunu düşünüyorum. Scott Westerfeld'ın Çirkinler serisini sevenlere özel olarak öneriyorum , hoşunuza gideceğine eminim :)

Puanım : 4/5








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI