Bu sayfalar, bir kadının yasaklı dünyasına açılan gizemli bir kapı. Kapının ardında ise sıradan birinin asla hayal edemeyeceği bir dünya saklı; acının zevkle, korkunun aşkla karıştığı bir dünya. Tutkunun önüne ne gelirse yakıp küle çevirdiği o ilkel ateşin ve aşkın en saf hali gizli bu satırlarda. Ne duyarsan duy ya da ne görürsen gör devam edebilecek, bana hazzın ve acının en büyüklerini yaşatan gizemli adamın kim olduğunu çözebilecek kadar cesur musun? Benim yerimde olsaydın, cevabın ne olurdu?Orijinal Adı : If I were You
Sıradan bir lise öğretmeni olan Sara McMillan'ın cevabı evetti. Ta ki bir rastlantı sonucu okuduğu o günlükteki kayıp kadını bulmaya çalışırken, git gide hiç tanımadığı o kadına benzediğini, onun hayatını yaşamaya başladığını fark edene kadar. Rebecca'yı içine çekip yutan, parlak ışıklarla dolu sanat dünyası, Sara'ya boyun eğecek miydi? Yoksa onun da sonu bu ateşli, gizemli ama bir o kadar da tehlikeli adamın kollarında mı gelecekti?
Kimdi bu adam? Peki, ya ben kimdim? Korku, nasıl böyle baştan çıkarıcı olabilirdi?
Seri Sıralaması : Kayıp Günlükler (Inside Out) #1
Goodreads Puanı :
Sayfa Sayısı : 336 sayfa
Yayınevi : Arkadya Bitter
Etiket Fiyatı : 20 tl
***
Sara , en büyük hayalini gerçekleştirememiş bir lise öğretmenidir. Maddi imkansızlıklar yüzünden sanat okumasına rağmen İngilizce öğretmeni olmuştur. En yakın arkadaşı Ella ise insanların kişisel eşyalarının açık arttırma ile satıldığı türde bir programın müptelasıdır.
Ella , programdan Rebecca isimli bir kadının günlüğünü satın alır ancak başına gelen bir olay sonucu günlüğü bir aylığına Sara'ya emanet eder. Sara , her ne kadar günlüğü okumak istemese de merakına yenik düşer ve okur.
Günlük , Rebecca'nın adı bilinmeyen bir adam ile ilişkisini anlatmaktadır. Bu ilişki son derece sapkındır çünkü Rebecca , adamdan delicesine korkmaktadır ve ona 'efendim' diye hitap etmektedir. Sara , Rebecca'nın başının dertte olduğunu düşünür. Rebecca'yı bulmak için çalıştığı galeriye gider ve bir süre sonra Sara kendinin Rebecca'nın hayatını yaşarken bulur.
Kitap , güzel başladı. Yazarın sizi merakta bırakan bir kalemi var. Olaylar hiç yavaşlamıyor , sürekli Rebecca'nın hayatındaki o gizemli adamı merak ediyorsunuz. Diğer erotik kitaplardan bu yönüyle ayrılıyor zaten. Ayrıca kitap elinizde eriyor diyebilirim o derece akıcıydı. Çünkü sizi okumaya zorlayan bir sır var.
Kitabın sevmediğim iki yanı var,biri sonu. Sonu çok havada bitti. Sanki yazar yazarken editör 'süren doldu' deyip kağıtları elinden almış gibi. En azından Rebecca'nın birkaç sırrını öğrenmek isterdim. Yazar , Rebecca'nın pek çok sırrını ikinci kitapta açıklayacak sanırım. Birinci kitapta pek bir bilgi edinemedim çünkü.
İkincisi de günlükten çok az sayfa okuduk. Toplasan günlüğün 5 sayfası falan vardır kitapta. Senin Yerinde Olsaydım , Rebecca değil Sara odaklı yazılmış bu da beni hayal kırıklığına uğrattı. Çünkü Rebecca'nın günlüğü olmadan kitap normal bir erotik roman.
Sonunun havada bittiğini bilerek okursanız sıkıntı çekmezsiniz bence. Benim 2 günde bitirdiğim bir kitaptı , akıcıydı. İçinde ağır erotik unsurlar yoktu yine de 16 yaş altını rahatsız edebilir.
Puanım : 3/5
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder