YORUM : Keşke Senden Nefret Edebilseydim - Lucy Christopher

Ben seni görmeden önce sen beni gördün.Bir kız: Gemma, havalimanında, ailesiyle tatile çıkmak üzere. Gözlerinde öyle bir bakış vardı ki…Bir adam: Ty, salaş, bronz tenli, olgun görünümlü, nedense tanıdık, gözleri buz gibi mavi. Sanki beni istiyormuşsun gibi.Kız ailesinden uzaklaşıyor. Bir anlığına. Adam onun kahvesinin parasını ödüyor. Ve içine ilaç atıyor.Hem de çok uzun süredir.Gemma ne olduğunu anlamadan Ty onu alıp götürüyor. Kumlara ve sıcağa. Boşluğa ve kimsesizliğe. Hiçliğe. Ve onu sevmesini bekliyor.Kurbanın, kendisini kaçırana yazdığı bir mektup olan Keşke Senden Nefret Edebilseydim Gemma'nın hayatta kalmaya dair ümitsizlik dolu öyküsü. Gemma'nın bedenini çalan Ty, genç kızın içinde çığlık atan tüm içgüdülere rağmen kalbini de çalmayı başarabilecek mi?
Orijinal Adı : Stolen: A Letter to My Captor
Seri Sıralaması : Herhangi bir seriye ait değildir.
Goodreads Puanı : 3.93 (52,802 oylama)
Sayfa Sayısı : 304 sayfa
Yayınevi : Pegasus Yayınları 
Etiket Fiyatı : 23 tl 
***
   Gemma, Londra'da yaşayan zengin bir ailenin kızıdır. Yaz tatilini geçirecekleri yere giderken Bangkok Havalimanı'nda biriyle karşılaşır. Genç adam , Gemma'ya kahve ısmarlar ve ikili konuşmaya başlarlar. Konuşmanın ilerleyen dakikalarında Gemma bir sorun olduğunu sezinler. Görüş alanı bulanmaya ve başı dönmeye başlar. Kısa süre sonra ise vücudunu hareket ettiremeyecek kadar bilincini kaybeder. Ne olup bittiğini anlamaz. 
  Uyandığında kendini adını bile bilmediği bir çölün ortasında bulur. Görüş alanında herhangi bir yaşam belirtisi yoktur. Ki zaten yaşadığı evde su ve elektrik sistemi bile yoktur. 
  "Neden buradayım?" diye sessizce sordum. Ceplerini vurarak yokladın ve bir kutu kibrit çıkardın. Kayaları işaret ettin. "Çünkü burası sihirli. Bu yer...güzel. Ve sen güzelsin. Güzel ve farklı. Her şey yerine oturuyor."
  Kitap , Gemma'nın Ty'a yazdığı bir mektup. Bu yüzden - alıntıda da gördüğünüz gibi- kitapta tuhaf bir dil var. "Sen gidiyorsun , geliyorsun" gibi ifadeler mevcut. Alışması zor değil ama ilk sayfalarda kitabın akıcılığını alıp götürüyor. İlk 50 sayfa bu yüzden sıkıcı gelebilir ama ilerlemenizi tavsiye ederim. 
  Karakterler mükemmel oluşturulmuş! Okurken hem Ty'a hem Gemma'ya hak veriyorsunuz. Yazar sizi bir ikilemin içine sürüklüyor. Gemma'nın açısından bakarak o çölden kaçmak istiyorsunuz , ailenizin yanına dönmelisiniz. Ama koca bir çölün ortasında Ty'ı ardınızda bırakmak da sizi üzüyor. Bu durum sizi üzse de sonunu merak ederek okuyorsunuz. Sonu benim çok hoşuma gitti. Hafif belirsiz bir son yazmış yazar ama bayağı duyguluydu. 
  Ancak size şunu belirtmeden geçemeyeceğim. Ty , sorunlu biri. Ama öyle beklediğiniz 'kötü çocuk sorunları' gibi değil onun sorunları. Daha gerçekçi , daha olası. Gemma'yı kaçırmaya cesaret etmiş ama aslında içten içe korkuyor. Onu kaybetmekten , incitmekten korkuyor. 
  Ty&Gemma arasındaki ilişki beni etkiledi. Umarım sizi de etkiler. 
  1 yıldızı neden kırdığıma gelecek olursak. Yazarımız bize bu kadar romantik bir ilişki yazmış ama en azından karakterler arasında bir yakınlaşma olsaydı? Resmen el ele bile tutuşmuyorlar. Gemma'nın Ty'dan nefret ettiğini biliyorum ama birazcık belli etseydi bari hislerini. Bu yüzden 1 yıldız kırdım. Daha fazla romantik sahne ile daha güzel bir kitap olurdu. 
not : Yayınevi kitabın adını bayağı değiştirmiş olsa da iyi ki değiştirmiş! Orijinal adından çok daha iyi uymuş. Kapağın müthiş olduğundan bahsetmeye gerek görmüyorum zaten :D 
  
  Gerçekçi bir genç-yetişkin kitabı okumak isteyenlere öneririm. Kaçırılma tarzı kurgulara ilginiz varsa da tam sizlik. Dili sorun olacak ama bir süre sonra alışıyorsunuz. 


Puanım : 4/5

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI